S O Y L U E D E B İ Y A T

söylence-3

 
 
Söylence-3
Kimsesiz suskular büyüdü akşamın mateminde,
Firavun gölgesinde içildi bu kentin şarabı,
ufukta seyirsiz cümleler büyüttü gözleri kanlı,
bağrında sabahın doğum sancısını çeken gece
konuş, biz ve evren sustuk işte!

Dünleri çizmişti ressam, kırmızıya sarıyı sevdirip
dağları denize gücendiren bu günleri bilmezden gelip
Geleceği dizmişti, inci inci, gözleri gök mavisi,
yüreği göğsünde acemi,saçında başak sarısı umudun meleği

Koparıldı dalından gözyaşları selken ihtimal gülleri,
baharlarda yoksaydılar turuncu benekli, narin kelebekleri,
karanlığa dem tuttu Hayyam’ın o dirilten iniltileri,
serçe kanadında kalan kelepçeli sevilerin dili
konuş, biz ve evren sustuk işte!

Yaşamışlığını tütsülere adayan uçurum azaplarını,
sandıklara işlenmiş ak duvaklı saklanan sırrını,
begonyalara sarmalayan çıplak bir ruhtur şimdi,
arınmış ve sarınmıştır beyazın içine, o minik kalbi

Toprakla ateşin savaşında yitirildi beklenen hayatlar,
açlığa, soğuğa alıştı unutulan,amaçsız miraslar,
zincirlere yazıldı günlerin tarih utancıyla kıvranan ağrısı,
kalemini mürekkeb misali kana batıran divitin kahrı,
konuş, biz ve evren sustuk işte!

Kadife esintilerle oynaşan tenleri hatırlar hafıza,
kozalaklar çağırır kokuya hasret zamanı kör akşamında,
yeşilde kaybolur istemlerin bitimsiz semazen aşkları,
yer ve gök bilirler, acının cananıdır, mutluluğun şarkıları.

08.06.2009 Sevda....
 
 
Sevda Karakaya
bugün 131 ziyaretçi (158 klik) burdaydı!
geri git ileri git hakkımda


online
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol