S O Y L U E D E B İ Y A T
küreklerini yalnız sularda kaybetti
Küreklerini yalnız sularda kaybetti
Tors çaresizliğine büründü
Akıntıya sarılışlarında
Anıları da yitiyordu bir bir
Köpükler saldırıyordu haince
Sırılsıklam nöbetler yaşıyordu
Bitmeyen titremeler
Tuzlu soluyor tuzlu içiyordu
Teninde katmerlenmiş yaralar
Alev fırtınaları
Kavuruyordu içini
Susuyordu
Gözlerinde çapak yangıları
Sürüklenip duruyordu amaçsızca
Yakmıyordu güneş
Kurutuyordu
Başka kayıklar vardı
Yanından geçen
Bir türlü ulaşamadığı
Issızlığı daha bir hisseder oldu
Uzandı
Tutunmak ister gibi
Tornado çarpışmalarına tanık
Geçti zaman bir nefeste
Düşleri suya döndü
Ve sadece düş kaldı hayallerinde
Sabahın kızılı kucakladığı bir gün
Kayalık bir kıyıya vurdu sandal
Dalgalarla yıkanan çıplaklığında
Arındı
Yeniden doğmuş hallerine
Toprak kokuyordu
Çöktü dizlerinin üzerine
Öylece kaldı uyuşmuş vakitlerde
Zaman
Birbirinin üzerine katlandı
Hasreti su değildi artık
Başka ufuklar yansıyordu yüzünde
Sandalına şöyle bir baktı
Esvabı olmuştu bunca zaman
Bırakmaya kıyamadı parçalanmaya
Bir kenara çekiverdi
Yavaşça
Dinlenmeye bıraktı
Hırpalanmışlıkları
Gördüğü bir çift küreğe ilerledi
Aceleyle
Sarıldı çatlamış kollarına
Yüzünü hafif hafif okşayan rüzgar
Yağmuru haber veriyordu
Birbirlerine sokulmuştu yapraklar
Korunmak istercesine
Ve yağmur yanında fırtına getiriyordu.