S O Y L U E D E B İ Y A T
imgeci toplumcu roman manifestosu
Hız üzerinden kendini var eden günümüz insanının, oylumlu ve akıcılıktan uzak bir metine yoğunlaşması beklenemez. Bu bağlamda imgeci toplumcu roman, kısa olmalı; kurgusu, dili ve olay örgüsünün yapısıyla bir solukta okunabilmelidir. Ve/ ama ilk okunuşta tükenen bir metin olmamalı; okurda tekrar okuma gereksinimi oluşturacak bir yapıda olmalıdır. Bunu da, romanı her okuyuşta ,yeni çağrışımlar geliştirebilecek imgesel bir dille yapmalıdır. Yani, Şiir ile düzyazı arasında bir roman dili geliştirmelidir. İmgeci toplumcu roman anlayışı, bu sentez dille yazılan romanı, “gibi Roman , Şiir gibi “ diye tanımlamaktadır. İlk örneği de, Serkan Engin tarafından yazılmış olan “Uysal Cinayetler ” isimli romandır.
Bireysel ve toplumsal temaları, bütüncül bir yapı içinde ele alan imgeci toplumcu roman, anlam’ı etkin bir şekilde iletmeye yönelik her türlü biçimsel arayışa açıktır. İmgeci diliyle, hem roman dilinin doğrudan bildirişim yetisini, hem de şiir dilinin imgesel, çağrışımcı yapısını en üst düzeyde kullanmayı hedefler.
Emperyalist kapitalizmin sanattaki gölgesi olan post-modernizm, roman’ı da tüket-at modeline sokmuş; kendine ve doğaya yabancılaşmış bireyin, nesnel gerçeklik karşısında edilgen bir tavır sergilemesine katkıda bulunan, hayattan ve insandan kopuk bir roman anlayışını dayatmıştır. İmgeci toplumcu roman, hangi tür ya da türler kapsamında yazılırsa yazılsın, romanın, olay örgüsünün altındaki varsıl ileti(ler) ile, toplumcu gerçekçi düzlemde, dizgeyi sorgulaması gerektiğini savunur. Okurun bilinç ve estetik algı düzeyini artırarak, nesnel gerçekliği, insandan yana olan dizge için değiştirecek olan bireylerin ve örgütlü bireyler bütünü olarak toplumun dönüşümünün hızlanmasını sağlamak amacındadır. İmgeci toplumcu roman, hem kendinin estetik amacı, hem de politik bir araçtır.
İmgeci toplumcu roman, çok satmanın getirdiği yüksek kâr marjı için değil, insanı merkez alan yapısıyla, insan-doğa uyumu içinde, toplumsal dönüşüme katkıda bulunmak için vardır. Diyalektik gereği, her şey sürekli bir değişim-dönüşüm içindeyse ve her şey karşıtı ile beraber var ise, bugün post-modernist romanın karşıtı olarak varolacak roman anlayışı, imgeci toplumcu roman olacaktır.